Bunlar, Meleklerin, canlarını kâfir olarak aldıkları kimselerdir

 

اَلَّذ۪ينَ تَتَوَفّٰيهُمُ الْمَلٰٓئِكَةُ ظَالِم۪ٓي اَنْفُسِهِمْۖ فَاَلْقَوُا السَّلَمَ مَا كُنَّا نَعْمَلُ مِنْ سُٓوءٍۜ بَلٰٓى اِنَّ اللّٰهَ عَل۪يمٌ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ ﴿٢٨﴾

28- Bunlar, Meleklerin, canlarını kâfir olarak aldıkları kimselerdir. Bu kâfirler, âhirette gerçekleri görünce, boyun eğip “Biz, hiçbir günah işlemedik” derler. Hayır işlediniz. Şüphesiz ki Allah, yaptıklarınızı bilendir.

O kâfirler ki melekler onları kendi nefislerine zulmeder oldukları halde öldürür. Düşmanlıklarının kendilerine döndüğü, lânetin kendilerine söylendiği bir durumda, öteler ötesini gözleriyle görüp kaybettiklerini anladıkları bir ortamda, cehennemdeki yerlerini yurtlarını gözleriyle gördükleri bir halet-i ruhîye içindeyken:  Biz dünyada hiçbir kötülük yapmadık derler. Ama geçmiş olsun. Bu lakırdılarının kendilerine hiç bir faydası dokunmaz. Dikkat edin Allah yaptıklarınızı bilmektedir. Müslüman mıydınız? Yoksa kâfir miydiniz? İyilik mi yapıyordunuz? yoksa kötülük peşinde miydiniz? Allah hepsini en iyi bilendir. O gün müslüman olmanın yeri ve zamanı değildir. O gün bunun hiç bir faydası yoktur. Bir ömür boyu Rablerine isyan içinde bir hayat yaşayan insanların o gün geberirken biz müslüman olduk demelerinin hiç bir kıymeti yoktur. 

Evet tüm kâfirler tüm zalimler ölüm anında Rablerine teslim olacaklar. Öyleyse tüm insanlığa şunu duyurmak zorundayız. Ey insanlar, gelin ölürken müslüman olacaksınız, Allah’ın ölüm yasasına teslim olacaksınız. Ama bu teslimiyetinizin o anda size hiç bir faydası dokunmayacak. Gelin akıllarınızı başlarınıza alın da ölmeden önce müslüman olun. Ölmeden önce teslim olun Allah’a. Ölmeden önce müslümanca bir hayata girin. Aksi takdirde ölürken hepiniz teslim olacaksınız, hepiniz müslüman olacaksınız. Ama o gün zorunlu bir müslümanlığın size hiçbir faydası olmayacak. İşte yeryüzünün en büyük kâfiri, en büyük zalimi Firavun ölürken kelime-i şehadet getirdi ama kabul edilmedi. Gelin o zaman aklımızı başımıza alalım, ölmeden önce müslüman olalım da kendilerine şöyle denenlerden olmayalım:

BASAİRUL KUR’AN

Melekler, onların canlarını alırken, onlar kendilerini iman ve kesin görüşten mahrum ettikleri, felâketin kucağına attıkları ve sonunda kendilerini ateşe ve azaba sürükledikleri için kendilerine zulmetmiş olduklarının farkına vardılar.

Burada onların ölüm anındaki halleri sahneleniyor. Aslında onlar henüz yeryüzünden zaman ve mekan olarak uzaklaşmış değiller. Dünyada tezgahladıkları yalan, hile ve tuzaklara da yakın bulunuyorlar:

“Biz hiçbir kötülük yapmamıştık diyerek ölüm meleklerine kolayca teslim olurlar”

Hemen teslim olurlar. Bu büyüklük taslayanlar. Bir de bakmışsın ki, onlar hiçbir tartışmaya ve sürtüşmeye girmeden tam teslim olmuşlardır. Sadece teslim bayrağını çekiyorlar ve teslimiyetlerini sunuyorlar. Bu halleriyle de dünyada sürekli yaptıkları numaranın bir devamı olarak suçları reddedip yalanlıyorlar ve tam bir teslimiyet içinde diyorlar ki:

“Biz hiçbir kötülük yapmamıştık.”

İşte o büyüklük taslayanlar için alçaltıcı bir sahne, aşağılayıcı bir durum. Onlara verilen cevap:

“Hayır, öyle değil”

Onların ne yaptıklarını eksiksiz bilenin cevabıdır bu: “Allah sizin neler yaptıklarınızı bilir.”

  FİZİLALİL KUR’AN

Başa dön tuşu