Rabbin, gerçekten şefkatli ve merhamet sahibidir

 

اَفَاَمِنَ الَّذ۪ينَ مَكَرُوا السَّيِّـَٔاتِ اَنْ يَخْسِفَ اللّٰهُ بِهِمُ الْاَرْضَ اَوْ يَأْتِيَهُمُ الْعَذَابُ مِنْ حَيْثُ لَا يَشْعُرُونَۙ ﴿٤٥

 

45- Artık ‘kötülüğü örgütleyip düzenleyenler’, Allah’ın, kendilerini yerin dibine geçirmeyeceğinden veya şuuruna varamayacakları yerden azabın gelmeyeceğinden emin midirler?

 

اَوْ يَأْخُذَهُمْ ف۪ي تَقَلُّبِهِمْ فَمَا هُمْ بِمُعْجِز۪ينَۙ ﴿٤٦

 

46- Ya da onlar, dönüp-dolaşmaktalarken, onları yakalayıvermesinden (mi emindirler?) Ki onlar (bu konuda Allah’ı) aciz bırakacak değildirler.

 

اَوْ يَأْخُذَهُمْ عَلٰى تَخَوُّفٍۜ فَاِنَّ رَبَّكُمْ لَرَؤُ۫فٌ رَح۪يمٌ ﴿٤٧

 

47- Veya onları bir korku üzerinde yakalayıvermesinden (mi emindirler)? Öyleyse Rabbin, gerçekten şefkatli ve merhamet sahibidir.

 

Kötülük dolapları çevirenler, Allah’a karşı, peygambere karşı, müslümanlara karşı tuzaklar kuranlar, müslümanları yok etmeyi planlayanlar Allah’ın bir azapla kendilerini yerin dibine batırmayacağından emin midirler? Müslümanları yeryüzünden silmenin hesabını yapanlar Allah’tan kendilerini yere çakmayacağı konusunda bir teminat mı almışlar? Dün Mekke’yi, bugün de tüm dünyayı müslümanlara dar etmeye çalışanlar hiç hesap edemedikleri bir yerden Allah’ın azabını gönderip boyunlarını kırmayacağını mı zannediyorlar?

Yahut onlar dönüp dolaşırlarken Allah’ın kendilerini yakalamayacağını mı zannediyorlar? Allah’ı âciz bırakacaklarını, Allah’ı yeneceklerini mi hesap ediyorlar. Onlar korku içindeyken Allah onları yakalayamayacak mı? Doğrusu Rabbin Raûf’tur, Rahîm’dir, merhametlidir, acıyandır, mühlet verendir. Düşünmüyor musunuz? Yâni eğer şu anda Allah sizin işinizi bitirmiyorsa bu Onun âcizliğinden değildir. Allah’la başedebilecek misiniz? Allah’ın saltanatı karşısında sizin gücünüz kuvvetiniz ne ki? Sinek kanadı kadar bile bir gücünüz yokken Allah’a kafa tutuyorsunuz. Bakmaz mısınız dünya tarihine? Duymaz mısınız geçmişlerin başlarına gelenleri? Okumaz mısınız Allah’ın kitaplarını? Allah’la savaşa tutuşan toplumların başlarına gelenleri hiç düşünmez misiniz?

     BASAİRUL KUR’AN

İlginçtir ki, Allah’ın eli insanları çepeçevre kuşatmışken ve bazı insanları güçlü ve onurlu bir şekilde kıskıvrak yakalamışken yine de bu, onları tuzak ve planlarından alıkoymamaktadır. Güçlerinin, çalışmalarının ve mallarının kéndilerine bir fayda sağlamadığını gördükleri halde tuzak peşinde koşanlar yine de oyunlarına devam ediyorlar. Azaptan kurtulanlar Allah’ın yakalamasından emin olarak hareket ediyorlar. Kendilerinin ne öncekiler ve ne de etrafındakiler gibi kıskıvrak yakalanıvereceklerini hiç de beklemiyorlar. Allah’ın elinin uyanık iken veya uyku halindeyken kendilerine uzanmasından korkmuyorlar. Kuran’ı Kerim bu açıdan onların vicdanlarına dokunarak bu beklenen tehlikeye karşı duyarlılıklarını harekete geçirmek istemektedir. Zira bu tehlikeye ancak hüsrana uğrayanlar aldırmayabilirler.

Ya da onlar ticaret ve seyahat için bir ülkeden bir ülkeye geçerken, bir bölgeden diğerine seyahat ederken, Allah’ın kendilerini yakalamasından emin gibidirler. Onlar Allah’ı “aciz bırakamazlar.” durup dinlendikleri veya yolda iken bulundukları yer Allah’dan uzak değildir.

Onlar, Allah’ın bu yakalamasına hazırlıklı oldukları veya hiç farkında olmadıkları bir anda onları kıskıvrak yakalamasından emin midirler? Onlar tuzaklarına gömülmüşler. Kazdıkları kuyularına düşmüşlerdir. Ne debelenip kurtulabilirler ne de korunabilirler.

    FİZİLALİL KUR’AN

Başa dön tuşu